Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Birleşmiş Milletler (BM) 78’inci Genel Kurul toplantısında yaptığı konuşmada, 'Ermenistan müzakerelerin her aşamasında siyasi, askeri ve diğer provokasyonlara başvurdu.

Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Birleşmiş Milletler (BM) 78’inci Genel Kurul toplantısında yaptığı konuşmada, 'Ermenistan müzakerelerin her aşamasında siyasi, askeri ve diğer provokasyonlara başvurdu. Böylece Azerbaycan ile Ermenistan arasında sağlam bir barışın sağlanması çabaları bir kez daha Ermenistan’ın intikam politikasının kurbanı oldu' dedi.

Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, Birleşmiş Milletler (BM) 78’inci Genel Kurul toplantısında konuştu. Yaklaşık 30 yıllık Ermenistan işgaline rağmen Azerbaycan’ın normalleşme sürecinde inisiyatif aldığını belirten Bayramov, 'Azerbaycan, Ermenistan’a sınırların bütünlüğü ve dokunulmazlığı çerçevesinde, eşit ve karşılıklı çıkarlara saygıya dayalı bir barış önerdi. Uluslararası ortakların çabaları sayesinde müzakere süreci son birkaç ayda güçlendi ve az da olsa umut verici sonuçları oldu' dedi. Ermenistan’ın müzakereleri taklit ettiğini ve taahhütlerden kaçtığını gözlemlediklerini belirten Bayramov, 'Ermenistan müzakerelerin her aşamasında siyasi, askeri ve diğer provokasyonlara başvurdu. Böylece Azerbaycan ile Ermenistan arasında sağlam bir barışın sağlanması çabaları bir kez daha Ermenistan’ın intikam politikasının kurbanı oldu' dedi.

'Ermenistan, ağır silahlarla donatılmış yasadışı Ermeni güçleri destekledi'
Ermenistan’ın Kasım 2020’den itibaren yaklaşık 3 yıl boyunca Laçın yolunu kötüye kullandığını vurgulayan Bayramov,'Ermenistan, bölücülüğü kışkırtmak amacıyla 10 binden fazla, ağır saldırı silahlarıyla donatılmış yasadışı Ermeni güçlerine destek verdi. Azerbaycan ise bu dönemde, Ermenistan’ın yükümlülüklerini yerine getirmemesinin ciddi tehditler oluşturduğunu sürekli olarak dile getirdik ve barışçıl bir çözüm çağrısında bulunduk' ifadelerini kullandı. Ermenistan’ı yükümlülüklerini yerine getirmeye ikna edecek gerçek adımların atılmadığını dile getiren Bayramov, 'Sonuç olarak Ermenistan da bundan cesaretlendi. Ermenistan, Azerbaycan’ın egemenliği ve toprak bütünlüğüne yönelik manipülasyon ve dezenformasyon kampanyası ile Azerbaycan’ın içişlerine açıkça müdahale ederek dünya çapında gerilimi artırmaya devam etti' diye konuştu.

'Ermenistan, askeri provokasyona başvurdu'
Uluslararası Kızılhaç Komitesi’nin (ICRC) 18 Eylül’de Azerbaycan’ın önerdiği gibi insani yardım yüklerinin Ağdam ve Laçın üzerinden eş zamanlı teslimatını gerçekleştirdiğini ifade eden Bayramov, 'Ancak Ermenistan bir kez daha bu beklentileri karşılayamadı ve Azerbaycan’ı suçlamaya devam etmek için askeri provokasyona başvurdu. Böylece, bir gün sonra, Ermeni sabotaj grubu tarafından döşenen mayın iki ayrı patlamaya yol açarak, 2 sivil ve 4 polis memuru olmak üzere 6 Azerbaycan vatandaşının trajik ölümüyle sonuçlandı. Diğer 6 polis memuru da ağır yaralandı' dedi.

'Azerbaycan terörle mücadele operasyonunda belirlenen hedeflere ulaştı'
Karabağ’daki silahlı Ermeni güçlerinin provokasyonlarına karşılık Azerbaycan’ın egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve vatandaşlarının güvenliğini korumak amacıyla terörle mücadele operasyonu düzenlediğini belirten Bayramov, 'Azerbaycan, terörle mücadele operasyonunda belirlenen hedeflere ulaştı. Ermenistan ve ona bağlı yasadışı rejim, silahsızlanmayı, tüm sözde yapıların feshedilmesini ve silahlı güçlerin Azerbaycan’dan çekilmesini kabul etmek zorunda kaldı. Bunun barışçıl bir şekilde gerçekleşmemesinin nedeni ise Ermenistan’ın ihmali ve arabulucuların gerekli adımları atmamasıdır' ifadelerini kullandı.

'Azerbaycan yeniden entegrasyona yönelik pratik adımlara başladı'
Terörle mücadele operasyonun sona erdiğinin altını çizen Bayramov, 'Azerbaycan artık Ermeni güçlerin silahsızlaştırılmasına ve yeniden entegrasyona yönelik pratik adımlara başladı. Azerbaycan hükümetinin özel temsilcisinin Karabağ’daki Ermeni nüfusun temsilcileriyle uzun zamandır beklenen toplantısı nihayet 21 Eylül’de Yevlah şehrinde gerçekleşti. Diyalog, hükümetin yeniden entegrasyon planlarının doğrudan görüşülmesinin yanı sıra altyapının restorasyonu, insani yardım malzemelerinin ve kamu hizmetlerinin sağlanmasına ilişkin sorunların çözümü biçiminde devam edecek. Azerbaycan’ın ilgili kurumları acil olarak gerekli insani destekleri sağlamaya başladı. Şu anda Ermeni nüfusun ihtiyaçlarının karşılanması için tüm çabalar seferber ediliyor. Bu bağlamda Azerbaycan’ın, Karabağ bölgesinde yaşayan Ermeni kökenli vatandaşları eşit haklara sahip vatandaşlar olarak yeniden entegre etme kararlılığında olduğunu bir kez daha belirtmek isterim' diye konuştu.

'Ermenistan’ın mayın haritalarını vermemesi durumu kötüleştiriyor'
Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarında büyük miktarda mayın ve diğer patlayıcıların yerleştirilmesinin restorasyon ve yeniden inşa çalışmalarının sorunsuz ilerlemesi önünde önemli engeller oluşturduğunu vurgulayan Bakan Bayramov, 'Bu durum, işgalin ardından evlerine dönen insanlar için bir tehdit oluşturuyor. Ermenistan’ın tüm mayınlı alanların haritasını vermeyi reddetmesi ve düşmanlıkların sona erdiğinin ilanından sonra bile mayın ve diğer patlayıcıların yerleştirilmesine devam edilmesi durumu daha da kötüleştiriyor ve ölü sayısını artırıyor' ifadelerini kullandı.

'1’inci Karabağ Savaşı’nda kaybolan 4 bin Azerbaycanlının akıbeti bilinmiyor'
Ermenistan’ın kayıp kişilerin akıbetini açıklamayı reddettiğini belirten Bayramov, 'İşgalden kurtarılmış bölgelerde çok sayıda toplu mezar keşfedildi ve bu, Azerbaycan’daki sivillerin kasıtlı olarak öldürüldüğünü kanıtlıyor. Ermenistan ise 1’inci Karabağ Savaşı sırasında yaşanan çatışmalarda kaybolan 719’u sivil olmak üzere yaklaşık 4 bin Azerbaycan vatandaşının akıbeti hala bilinmiyor' diye konuştu.

'Azerbaycan, güvenli bir Güney Kafkasya hedefinde kararlıdır'
Azerbaycan’ın çatışma sonrası barış inşasını, yeniden entegrasyonu ve barış içinde bir arada yaşamayı teşvik etme çabalarımızı sürdürüldüğünü vurgulayan Bayramov, 'Azerbaycan, istikrarlı, güvenli ve kimseye muhtaç olmayan bir Güney Kafkasya hedefine tam anlamıyla bağlıdır. Azerbaycan, COVID-19 salgını sonrası toparlanma, küresel kalkınma gündemi ve enerji güvenliği gibi ilgili tüm alanlarda hiçbir çabadan kaçınmayacaktır. Bugün karşılaştığımız zorluklar, uluslararası işbirliği ve dayanışmaya yeni sorumluluklar almamızı gerektiriyor. Kendimiz ve gelecek nesiller için parlak bir gelecek inşa etmek için mevcut ve gelecekteki zorlukları ancak ortak çabalarla aşabiliriz' diye konuştu.